İngiltere yönetim şeklinde kraliyet: Birleşik Krallık’ta hükümdarlar ne yapabilir, yetkileri ve rolleri nelerdir?
- İngiliz monarşisi nedir?
- Birleşik Krallık ve İngiltere’nin farkı nedir?
- İngiltere yönetim şeklinde kraliyetin siyasi rolü
- İngiltere yönetim şeklinde kralın törenlerdeki rolü
- İngiliz monarşisini düzenleyen kanunlar neler?
- Krallık yönetiminde hükümdar ne kadar güçlü?
- İngiliz krallık yönetimi: Sıkça sorulan sorular
- Novakid’le tanışın!
Bir dili öğrenirken genelde kelime bilgisi, dilbilgisi, konuşma becerileri gibi unsurları ön planda tutuyoruz. Diğer yandan, eğer dili gerçekten tamamen öğrenmek istiyorsak konuşulduğu ülkeler hakkında da bilgi sahibi olmak bizler için epey faydalı.
İngilizce ise her ne kadar tam anlamıyla bugünün dünya dili olsa da özellikle de İngiltere ya da bir bütün olarak Birleşik Krallık hakkında bilgiler öne çıkıyor. Bunlardan belki de en dikkat çekeni ise, uzun yıllardır ülkenin başlıca sembolü haline gelmiş olan krallık yönetimi.
Peki ya günümüz dünyasında İngiltere’deki krallık sistemi nasıl işliyor? Krallık, İngiltere yönetim şeklinde bugün ne gibi rollere sahip? Bu merak edilen soruları hep birlikte çocukların da anlayabileceği şekilde basitçe cevaplayalım!
İngiliz monarşisi nedir?
İngiliz monarşisi, ya da daha doğru adıyla Birleşik Krallık monarşisi, hem Birleşik Krallık’ın ve Britanya Denizaşırı Toprakları’nın yönetim sistemine, hem de bu yönetim sisteminde devlet başkanının ait olduğu kraliyet ailesine verdiğimiz ad. Bugünkü devlet başkanı yani hükümdar ise, Kral III. Charles.
Farkındayız ki birçok kişi, özellikle de İngilizce öğrenen çocuklar, İngiliz yönetim şeklinde ülkenin başında bir kral olduğunu öğrenince biraz şaşırabilir. Sonuçta günümüzde dünyanın çoğu ülkesinde devlet başkanları, seçimlerle belirleniyor. Kraliyet aileleri ise bizlere biraz daha eski zamanlara, örneğin Orta Çağ gibi dönemlere ait yapılarmış gibi gelebiliyor.
Aslına bakarsanız zaten Birleşik Krallık yönetimi de aşağı yukarı bu şekilde işliyor. Hükümdarın resmi sıfatı her ne kadar “devlet başkanı” (head of state) olsa da aslında İngiliz yönetim biçimini kraliyet ailesi yürütmüyor.
Bundan ziyade, Birleşik Krallık, günümüzde “anayasal monarşi” adı verilen bir sistemle yönetiliyor. Ülkede yine bildiğimiz seçimlerle başa gelen bir hükümet bulunuyor. Kraliyet ailesi ise günümüzde daha çok bir sembol olarak yerini koruyor. Hükümdarlar yönetime doğrudan katılmıyor, ancak seçilmiş hükümetle bazı konularda işbirliği yapıyorlar.
Birleşik Krallık ve İngiltere’nin farkı nedir?
Yazımıza devam etmeden önce kavram karmaşası yaşamamak adına “Birleşik Krallık” ve “İngiltere” terimlerini biraz netleştirelim. Birleşik Krallık dediğimiz ülke, aslında İngiltere, Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda olmak üzere dört ülkenin birleşiminden oluşuyor.
Krallık yönetimini oluşturan kraliyet ailesinin İngiliz soyundan gelmesi, tarihi olarak bu dörtlü arasından en etkin olanın İngiltere olması, İngiliz kültürünün yaygınlığı ve konuşulan dilin de İngilizlerin dili olması sebebiyle kimi zaman Birleşik Krallık ve İngiltere aynı şeyin iki farklı ismi sanılıyor, ancak görebildiğimiz üzere bu doğru değil!
Kısaca özetlemek gerekirse İngiltere, Birleşik Krallık’ın yalnızca bir parçası. Yani aslında “İngiltere yönetim şekli” dediğimizde yalnızca İngiltere değil, aynı zamanda İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda’da da geçerli olan Birleşik Krallık yönetiminden bahsediyoruz.
Biz, yazımızın devamı boyunca daha basit olması adına İngiltere’ye odaklanmaya devam edeceğiz. Ancak aslında dediğimiz her şeyin bir bütün olarak Birleşik Krallık için geçerli olduğunu da unutmayın!
İngiltere yönetim şeklinde kraliyetin siyasi rolü
Günümüzde İngiltere krallık yönetiminin, ülkenin yönetiminde pek de yer almadığını söyledik. Bunu biraz daha detaylı öğrenince İngiltere yönetim şeklinin “krallık” dediğimizde masallardan ve eski zamanlarda geçen hikayelerden aklımıza gelen şeyden epey farklı olduğunu anlayabiliriz.
Örneğin hükümdar, her ne kadar İngiltere yönetim biçiminde devlet başkanı sıfatına sahip olsa da istediği gibi kanun oluşturmak, vergileri düzenlemek, ülkeyi yönetenleri seçmek gibi önemli yetkilere sahip değil. Bu gibi ülkenin yönetimiyle alakalı kararlar, daha önce de dediğimiz üzere, seçimlerle göreve gelen hükümet tarafından alınıyor.
İngiltere’de hükümetin başında ise bir başbakan bulunuyor. Bu da seçimlerde en çok oy alan partinin başındaki kişi oluyor. Yani aslında her ne kadar resmi olarak “devlet başkanı” hükümdar olsa da, aslında yönetimde en büyük etkiye sahip kişiler soylular değil, halktan en çok oyu alan partinin lideri olan başbakanlar.
Tabii bu, İngiliz krallık yönetiminin ülke siyasetinde hiçbir şey yapmadığı anlamına da gelmiyor. Hükümdarlar, aşırı önemli olduklarını söyleyemesek de bazı siyasi yetkilere ve görevlere sahipler. Bunlar, yönetime doğrudan etki etmektense daha çok sembolik görevler.
İngiltere yönetim biçiminde kraliyetin bazı siyasi yetkilerine örnekler ise şu şekilde:
- Parlamentoyu açmak: Parlamentoyu, Türkiyede “meclis” olarak bildiğimiz kurumun Birleşik Krallık’taki hali gibi düşünebiliriz. Ülkenin yasalarını düzenleyen bu kurum, her dönemin başında hükümdar tarafından resmen açılıyor. Tabii burada kralın rolü aslında daha çok açılış seremonisine liderlik etmek olarak düşünülmeli. Kral seremoniye katılamasa dahi parlamento elbette açılabiliyor.
- Başbakanı atamak: İngiltere yönetim şeklinde başbakanın, seçimlerde en çok oyu alan partinin lideri olduğunu söylemiştik. Bu kişinin resmi atamasını ise hükümdar yapıyor. Bu da tıpkı az önce olduğu gibi daha çok bir seremoniye benziyor. Bu atamayı, sadece işin resmiyete dökülmesi için kralın başbakana “Tamam, seçimleri kazandınız.” demesi gibi düşünebiliriz.
- Kanunları onaylamak: Krallık yönetiminde hükümdarın bir başka yetkisi de parlamentodan geçen yasalara resmen onay vermek. Buna “Kraliyet Onayı” (Royal Assent) adı da veriliyor. Epey önemli bir yetki gibi görünse de aslında hükümdarın kanunları onaylaması da daha çok bir seremoni gibi. Hükümdar, sırf gelenek olsun diye parlamentodan geçen her yasaya onay veriyor. Hatta bir yasanın kral tarafından onaylanmaması, en son ta 1708 yılında gerçekleşmiş!
Görebiliyoruz ki İngiltere yönetim şeklinde hükümdar her ne kadar bazı yetkilere sahip olsa da bu yetkiler tamamen sembolik. Hatta aslında bu yukarıda saydıklarımızı hükümdarın bir yetkisi değil de, görevi gibi düşünsek daha doğru olur. Meselenin yönetime doğrudan katkı sağlamaktansa, gelenekleri yaşatmak için orada bulunmak olduğunu anlıyoruz.
İngiltere yönetim şeklinde kralın törenlerdeki rolü
Fark ettiyseniz yazımızın az önceki bölümünde hükümdarın yetkilerinden bahsederken sürekli bunların daha çok seremoni gibi olduğunu, gerçek bir etkidense sembolik önem taşıdıklarını gösterdik. Benzetmelerin ötesinde, hükümdar elbette ülke çapında gerçekleşen gerçek seremonilere ve törenlere de düzenli olarak katılıyor.
Resmi törenlerde hükümdarın bulunması, törenin geleneksel tarafını vurgulamak için epey önemli. Böylece törenlerde Birleşik Krallık’ın köklü bir geçmişe sahip olduğu, katılan ve izleyen herkese gösterilmiş oluyor.
İngiltere yönetim şeklinde hükümdarın katılımıyla sembolik değer kazanan olaylara birkaç örnek vermeden geçmeyelim:
- Anma Günü: 1. Dünya Savaşı’nda hayatını kaybedenlerin anıldığı ve her yıl 11 Kasım’da yapılan bu törene hükümdar mutlaka katılım sağlar.
- Doğum günü töreni: “Trooping the Colour” adı verilen bir törenle her yıl Birleşik Krallık hükümdarının doğum günü kutlanır. Elbette hükümdarın kendi doğum günü partisine katılmaması gibi bir durum da söz konusu olamaz!
- Dünya liderleriyle görüşmek: İngiliz yönetim biçiminde diğer ülkelerle olan ilişkiler daha çok başbakan ve dışişleri bakanının görevi olsa da, dünya liderlerinin saygı göstermek amacıyla hükümdar tarafından ağırlanması da oturmuş bir gelenek.
- Kraliyet düğünleri ve cenazeler: İngiliz kraliyet ailesinde bulunan kişilerin düğünleri ve cenazeleri, dünya çapında ilgi çekiyor. Bu olaylara da doğal olarak sadece hükümdar değil, aynı zamanda tüm soylular katılıyor.
- Hayır işleri: Krallık yönetimi, dünyanın çeşitli yerlerinde hayırseverlik işleri de yürütüyor. Bugün 1000’den fazla yardım kuruluşunun başında İngiliz kraliyet ailesinin bir üyesinin bulunduğu biliniyor.
- Ünvanlar ve ödüller vermek: Birleşik Krallık hükümdarı, ülkesi veya dünya adına çok önemli başarılara imza etmiş kişileri oldukça özel bir şekilde onurlandırma yetkisine sahip. Örneğin, günümüzde çok takdir edilesi işler başaran bireylere “şövalyelik” ünvanı verilebiliyor. Tabii şövalye dediğimizde aklınıza zırhlı savaşçılar gelmesin! Bu eskidendi; günümüzde şövalyelik, sadece saygınlık belirten bir ünvan. Bu ünvana sahip kişilerin adının başına erkekse “Sir”, kadınsa da “Dame” getirilebiliyor.
Bunun yanı sıra hükümdar, Birleşik Krallık’a çok fayda sağlayan kişilere Britanya İmparatorluk Nişanı gibi madalyalar da verebiliyor.
İngiliz monarşisini düzenleyen kanunlar neler?
İngiltere yönetim şeklinde hükümdarın ciddi bir güce sahip olmamasının bir diğer sebebi ise, kraliyetin yetkilerini kısıtlamış olan bazı antlaşmalar, tarihi olaylar ve kanunlar. Bunlardan en öne çıkanları sıralamamız gerekirse:
- Magna Carta: 1215’te İngiltere Kralı John tarafından imzalanan bu bildirgede ilk defa kralın yetkilerinin kısıtlanması kabul edildi. Bu sebeple tarihsel bir öneme sahip.
- Şanlı Devrim (Muhteşem Devrim): 1688 yılında gerçekleşen bu devrimde İngiltere Kralı II. James, tahttan indirildi. Bu devrimin önemli bir sonucu, kralın gücünün azalıp parlamentonun daha fazla kuvvetlenmesi oldu.
- Haklar Beyannamesi (Bill of Rights): 1689 yılında imzalanan bu belge sayesinde hükümdarın parlamento olmadan, kendi isteklerine göre kanunlar çıkaramamaları sağlandı. Böylece yine krallık yönetiminin gücü azalıp parlamentonunki arttı.
Tüm bunların yanı sıra İngiltere yönetim biçiminin geleneksel hale gelmiş kuralları, hükümdarların her konuda tarafsız olmasını gerektiriyor. Aslında Birleşik Krallık’ta diğer birçok ülkenin aksine yazılı bir anayasa olmadığı için bu kuralı açıp da resmi bir kaynaktan gösteremeyiz, ancak gelenek nasıl ilerlediyse bu bir kural olarak kabul ediliyor.
Krallık yönetiminde hükümdar ne kadar güçlü?
Tüm bu anlattıklarımızın sonucunda İngiltere yönetim şeklinde hükümdarın bazı yetkilerini, ya da belki de daha doğrusu, sembolik öneme sahip görevlerini öğrenmiş olduk. Peki ya özetleyecek olursak, krallık yönetiminde hükümdarın ne kadar etkili olduğunu söyleyebiliriz?
Kısaca söylemek gerekirse hükümdar, pek de etkili değil. En azından yönetim alanında tek başına gerek kralın gerekse de kraliçenin yapabileceği çok da bir şey bulunmuyor.
Eğer İngiliz yönetim biçiminde hükümdarın yapabildiği şeyleri özetlemek istersek aşağıdakilerden bahsedebiliriz:
- Liderleri ağırlayarak ya da farklı ülkeleri ziyaret ederek Birleşik Krallık’ı temsil etmek,
- Çeşitli törenlere ve başka etkinliklere katılarak geleneği sürdürmek,
- Hayırseverlik işleri yürütmek,
- Özel günlerde halk için konuşmalar yapmak,
- Yönetimde bazı gelenekselleşmiş onayları vermek.
Hükümdarın yapamayacağı şeyler ise aşağıdaki gibi:
- Yeni kanunlar tasarlayıp çıkarmak,
- Seçimlere katılmak,
- Başbakanı veya başka siyasetçileri görevden almak,
- Parlamentoya emir vermek.
Hatta aslına bakarsanız İngiltere yönetim şeklinde hükümdar daha çok sözü dinlenen değil, başkasının sözünü dinleyen taraf oluyor. İngiltere’de hükümdar, her hafta başbakanla görüşüp önemli konuları konuşuyor. Bu konuşmalarda da hükümdar ara sıra önerilerde bulunsa da asla emir veremiyor; bunun yerine daha çok başbakanın tavsiyelerini dinliyor.
Kısaca özetlemek gerekirse, İngiltere’deki krallık yönetiminden bahsederken sık sık kullanılan şu cümleyi aklımızda tutabiliriz: “Hükümdar hüküm sürer, fakat yönetmez.”
İngiliz krallık yönetimi: Sıkça sorulan sorular
İngiltere yönetim biçiminde kraliyetin tuttuğu yeri böylece öğrenmiş olduk. Şimdiyse bu konu hakkında sıkça sorulan sorulardan bazılarını cevaplayalım:
İngiltere’de hangi yönetim şekli?
İngiltere’nin ve genel olarak tüm Birleşik Krallık’ın yönetim şekli, anayasal monarşidir. Burada hükümeti halk oyuyla yöneten parlamento yönetirken kraliyet ailesi ise yönetime doğrudan etki etmelerine izin vermeyen bazı sembolik yetkilere sahiptir.
Krallık yönetim şekli nedir?
Krallık, devlet başkanının tek bir kişi olduğu yönetim biçimidir. Buna aynı zamanda monarşi de denir. Monarşilerde devlet başkanlığı genellikle kan bağıyla aktarılır.
İngiltere’de kraliyet sistemi nasıl?
İngiltere’de kraliyet sistemi, anayasal monarşi adlı bir sisteme göre işler. Yönetimde aslen halkın oylarıyla seçilen parlamento ve başbakan söz sahibidir. Hükümdar ise daha çok sembolik anlamı olan ve doğrudan yönetime etki etmeyen bazı yetkilere sahiptir.
Novakid’le tanışın!
Çocuğunuzun İngilizceyi gerek dilin kendisi olsun, gerekse de dili konuşanların kültürü olsun, her yönüyle öğrenmesini ister miydiniz? Eğer cevabınız evet ise Novakid’de sunduğumuz online İngilizce dersleri tam da size göre! Siz de ücretsiz deneme dersinizi şimdi alın ve çocuğunuzun İngilizceyi yaşayarak öğreneceği eğitimlerimizden faydalanmaya başlayın!