İngilizce ilgi cümleleri (relative clauses) nedir? İlgi cümlesi örnekleriyle konu anlatımı ve test!
İngilizce öğrenimimizde ilerledikçe çeşitli düşünceleri gitgide daha detaylı ve karmaşık şekilde ifade etmemiz gerekiyor. Bir diğer deyişle seviyemiz ilerledikçe cümlelerimiz de doğal olarak uzuyor ve daha kısıtlı anlamlar taşıyabiliyorlar. Bunun için de tabii ki bazı dilbilgisi yapılarına ihtiyaç duyuyoruz.
Bir şeyi detaylandırmamız gereken durumlarda en çok kullanacağımız yapılardan biri ise ilgi cümleleri, veya İngilizcedeki adlarıyla relative clause’lar. Yazımız ilerledikçe fark edeceksiniz ki İngilizce ilgi cümlelerine hakim olmak, dil kullanımı konusunda bize yepyeni kapılar açacak!
O halde gelin, hep birlikte İngilizce ilgi cümlelerinin ne olduğunu, nasıl kurulduklarını ve genel olarak nasıl işlediklerini öğrenelim. Bunun için ilgi cümleleri örneklerinden sıkça faydalanacak, yazımızın sonunda da bir bilgi testi çözeceğiz. Haydi öğrenelim!
İngilizcede ilgi cümleleri (relative clauses) nedir?
İngilizcede ilgi cümleleri (relative clauses) bir noun (isim) yapısını niteleyen yan cümleciklere verilen addır. Genellikle ilgi zamirleri (relative pronouns) ile başlarlar ve kendilerinden önce gelen isim hakkında oldukça detaylı bir bilgi verebilmemizi sağlarlar.
Örnek: The book that I borrowed from the library is fascinating. (Kütüphaneden ödünç aldığım kitap çok ilginç.)
Bu örnekteki ilgi cümlesi, “that I borrowed from the library” ifadesi olacaktır. Görebildiğimiz üzere bu yapı kendi başına dahi sıradan bir cümleye oldukça benziyor, ancak asıl görevi ana cümlenin öznesi olan “the book” yapısı hakkında ek bilgi sunmak.
İngilizce ilgi cümlelerinin türleri nelerdir?
İngilizcede ilgi cümleleri, kendi içinde ikiye ayrılıyor: restrictive (defining) relative clauses ve non-restrictive (non-defining) relative clauses. Bunları sırasıyla “sınırlayıcı ilgi cümleleri” ve “sınırlamasız ilgi cümleleri” şeklinde çevirmemiz mümkün. Aralarındaki farkı hemen açıklayalım.
Restrictive relative clause nedir?
Restrictive relative clause yani defining relative clause kategorisindeki ilgi cümleleri, betimledikleri isim hakkında gerekli bir bilgi sunan yapılara verdiğimiz isim. Bir diğer deyişle, bu türdeki ilgi cümlelerini cümleden çıkaramayız, yoksa anlam temel bir biçimde değişir.
Örnek: The woman who lives next door is a famous chef. (Yan dairede yaşayan kadın ünlü bir şef.)
Yukarıdaki cümlede “who lives next door” ifadesi bir restrictive relative clause oluşturuyor, çünkü bu yapı sayesinde herhangi bir kadından değil, özel olarak yan dairede yaşayan kadından bahsettiğimizi belirtiyoruz. Eğer ilgi cümlesini dahil etmemiş olsaydık, cümleden bu anlamı çıkaramazdık.
Non-restrictive relative clause nedir?
Non-restrictive relative clause yani non-defining relative clause türündeki ilgi cümleleri ise betimlenen noun hakkında esasında gerekli olmayan, yalnızca ek bilgi olarak değerlendirebileceğimiz detayları eklememizi sağlarlar. Bu ilgi cümlelerini cümlenin anlamını etkilemeden çıkarabiliriz.
Örnek: My sister, who is a talented musician, released her first album. (Yetenekli bir müzisyen olan kız kardeşim ilk albümünü çıkardı.)
Bu örnekteki ilgi cümlesi olan “who is a talented musician” ifadesi, cümlenin anlamını kökünden değiştirmiyor. Yalnızca konuşmacının kız kardeşi hakkında fazladan bir bilgi alıyoruz. Üstelik bahsedilen kız kardeşin, konuşmacının tek kız kardeşi olma ihtimali de gayet yüksek. Dolayısıyla bu örnekle “My sister released her first album.” demek arasında çok da bir fark yok.
Bunun yanı sıra, görebileceğiniz üzere, non-restrictive clause kullandığımızda başına ve sonuna virgül ekliyoruz. Restrictive relative clause yapılarında ise bunu yapmıyoruz.
Bu iki yapının farkı, aynı zamanda İngilizcede “that” ve “which” farkı konusunda da önemli bir rol oynuyor. Bunun hakkında yazdığımız içeriğimize de ayrıca göz atabilirsiniz!
İngilizcede ilgi cümleleri ile kullanılan ilgi zamirleri
İngilizce ilgi cümlelerini tanımlarken genelde bir ilgi zamiri (relative pronoun) ile başladıklarını söylemiştik. Bunu şimdiye kadar verdiğimiz cümlelerde de fark etmiş olabilirsiniz. Şimdi de konunun bu kısmını daha yakından görmek için ilgi cümleleriyle hangi ilgi zamirlerinin ne zaman kullanıldığını inceleyelim.
Who: İnsanları betimlemek için kullanılır.
- Örnek: The doctor who treated me was very kind. (Beni tedavi eden doktor çok nazikti.)
Whom: İnsanlardan bahsederken, fakat bahsedilen kişi yan cümledeki bir fiilin ya da preposition’un (edat) nesnesi konumunda olduğunda kullanılır. Bu zamirin kullanımı giderek nadirleşiyor ve birçok konuşmacı “whom” yerine basitçe “who” demeyi tercih ediyor.
- Örnek: The candidate whom the committee selected has impressive credentials. (Komitenin seçtiği aday etkileyici referanslara sahip.)
Whose: Betimlenen kişi veya şey tarafından sahiplik belirtirken kullanılır.
- Örnek: The artist whose paintings are on display is my neighbor. (Resimleri sergilenen sanatçı, benim komşum.)
Which: Nesneler ve hayvanları betimlemek için kullanılabilir.
- Örnek: The car, which is parked on the side of the road, belongs to my uncle. (Yolun kenarına park edilmiş olan araba amcama ait.)
That: Herhangi bir şeyden bahsederken kullanılabilir, ancak yalnızca restrictive kategorisindeki ilgi cümlelerinde kullanılır.
- Örnek: The movie that won the Oscar was filmed in our city. (Oscar’ı kazanan film bizim şehrimizde çekildi.)
İngilizcede ilgi cümleleri ile kullanılan ilgi zarfları
İngilizce ilgi cümlelerinde yukarıdaki kelimelerle işlevi aynı olan, ancak zamir değil zarf (adverb) olan bazı özel kelimeler de bulunuyor. Hemen bunları da açıklayalım.
Where: Yerleri betimlerken kullanılır.
- Örnek: The café where we first met has been renovated. (İlk kez buluştuğumuz kafe yenilendi.)
When: Zamanları belirtirken kullanılır.
- Örnek: I’ll never forget the day when I graduated from university. (Üniversiteden mezun olduğum günü asla unutmayacağım.)
Why: Sebeplerden bahsederken kullanılır. Oldukça kısıtlı bir kullanımı vardır. Yalnızca “reason” (sebep) kelimesini takiben geldiğini söyleyebiliriz, bazen de isim olmadan, tek başına kullanılabilir.
- Örnek: Do you know the reason why the flight was delayed? (Uçuşun gecikmesinin sebebini biliyor musun?)
İlgi zamiri olmadan ilgi cümlesi kullanımı
Eğer kurduğumuz ilgi cümlesi restrictive (defining) türündeyse ve nitelediğimiz noun yan cümlenin nesnesi olarak anlaşılıyorsa isteğe bağlı olarak ilgi zamirini kaldırabiliriz. Hemen bir örnekle açıklayalım.
Örnek: The book (which / that) you gave me is really interesting. (Bana verdiğin kitap gerçekten ilginç.)
Görebildiğimiz üzere burada ilgi cümlesi “which / that you gave me”, nitelenen noun ise “the book”. Kitap, yan cümlenin nesnesi olarak algılanabiliyor, yani “You gave me the book.” anlamı ilgi cümlesinden çıkıyor. Ayrıca ilgi cümlesi, restrictive. Dolayısıyla “that” veya “which” kelimelerini telaffuz etmesek de cümlenin anlamı sabit kalıyor.
İngilizce ilgi cümlelerinde edat kullanımı
Hatırlayabileceğimiz üzere İngilizcede prepositionlar (edatlar); “at”, “for”, “in”, “on”, “upon” ve çok daha fazlasını kapsayan, geniş bir kelime grubu. Bu kelimeleri İngilizce ilgi cümlelerinde kullandığımızda dikkat etmemiz gereken bir kural var: Preposition’lar, ilgi cümlesinin ya en başına ya da en sonuna gelir.
Örnek: This is the pen (that) I was looking for. (Bu, aradığım kalem.)
Bu örnekteki preposition “for”, ilgi cümlesi olan “(that) I was looking for” ifadesinin en sonunda bulunuyor. Aynı cümleyi ilgi zamirini değiştirerek aşağıdaki şekilde de kurabilirdik:
Örnek: This is the pen for which I was looking.
Bu örnekte ise preposition, ilgi cümlesinin en başına, ilgi cümlesinin dahi önüne gelmiş bulunuyor. Üstelik dikkat ederseniz bu tarz cümlelerde “that” ilgi zamirini kullanmıyoruz, yani ilgi cümlesini “for that I was looking” şeklinde kurmak bir hata olurdu.
İngilizcede ilgi cümlesi kurmanın yöntemi
Aslına bakarsanız ilgi cümlelerinin oluşturulma şekli, dilbilimcilerin uzun bir süredir ilgisini çeken ve biraz da karmaşık denebilecek bir konu. Fakat ilgi cümlelerini oluşturmayı teknik ve kafa karıştırıcı açıklamalara girmeden anlamanın da bir yolu var: Cümle birleştirmek.
Hatırlarsanız, ilgi cümlelerini bir tür yan cümlecik olarak görebileceğimizi söylemiştik. O halde işimizi kolaylaştırmak için en başta yan cümleciği de ayrı bir cümle gibi düşünüp, ardından ilgi zamiri veya zarfı ile asıl cümlemize bağlayarak ilgi cümlesi oluşturmayı deneyebiliriz. Örneklerle açıklayacak olursak:
Örnek: I met a girl. She is an engineer. (Bir kızla tanıştım. O bir mühendis.)
Bu iki cümleyi alıp, tanışılan kızdan bahsetmek için “who” zamiri ile birleştirebilir ve aşağıdaki ilgi cümlesi yapısını elde edebiliriz.
Örnek: I met a girl who is an engineer.
Gördüğümüz üzere, artık “who is an engineer” ifadesi bir ilgi cümlesi görevi görüyor. Ancak fark ettiyseniz bahsettiğimiz kızı yeni cümlemize zaten nesne olarak dahil ettiğimiz için, ikinci cümlemizde bu kızı temsil eden “she” zamirini siliyoruz. Yani “I met a girl who she is an engineer.” demiyoruz, çünkü bu İngilizcenin dilbilgisi kurallarına ters olurdu.
Şimdi de daha önce gördüğümüz bir örnek cümleyi bu yöntemle inceleyelim:
Örnek: The book was fascinating. I borrowed it from the library. (Kitap çok ilginçti. Kitabı kütüphaneden ödünç aldım.)
Yaptığımız ilk şey, “the book” ifadesi ile ikinci cümlemizi “that” veya “which” zamiriyle birleştirerek uzun bir özne yapısı elde etmek. Üstelik bu özne, İngilizcenin dilbilgisi kuralları gereği yüklemimiz olan “was fascinating” kısmından önce gelmeli.
Ardından tekrardan, ikinci cümlede “the book” yerine kullanılan “it” ifadesini ortadan kaldırmamız gerekiyor. Yani “The book that I borrowed it from the library was fascinating.” değil, aşağıdaki cümleyi kurarak işimizi bitiriyoruz:
Örnek: The book that I borrowed from the library was fascinating. (Kütüphaneden ödünç aldığım kitap çok ilginçti.)
İlgi cümleleriyle giderek uzayan cümleler kurmak
Son olarak, ilgi cümlelerini özel ve ilginç kılan bir yanlarından bahsedelim. Bu yapılar, birbirleriyle iç içe geçip, gitgide daha da uzayan ve daha da ayrıntılı nitelemeler yapmamızı mümkün kılıyorlar. Neyden bahsettiğimizi biraz ileri seviye bir cümleyle gösterelim:
Örnek: She found the necklace that was inside the bag which was hidden in the drawer that her sister had locked with a key that she lost last year. (Kız kardeşinin geçen yıl kaybettiği bir anahtarla kilitlediği çekmecede saklı olan torbanın içinde duran kolyeyi buldu.)
Farkındayız, kafa karıştırıcı, ancak bu gayet anlamlı ve mantıklı bir cümle! Bu örnekte yaptığımız esas şey, ana cümlenin nesnesi olan kolyeyi (the necklace) nitelemek. Ancak bunu yaparken ilgi cümlelerini iç içe geçirerek aynı zamanda torbayı, çekmeceyi ve anahtarı da niteleyebildik.
İşte İngilizce ilgi cümlelerinin, hatta her dildeki ilgi cümlelerinin gücü de bu: Birbirlerinin ardı ardına gelerek git gide uzayan fakat anlamsız olmayan cümleler kurabilmemizi sağlıyorlar. Teorik olarak sonsuza kadar bile uzayabilirler!
İngilizce ilgi cümleleri: Sıkça sorulan sorular
İngilizcede ilgi cümlelerini tanıttığımız konu anlatımımızın sonuna geldik. Fakat bilgi testimize geçmeden önce bu konuda sıkça sorulan sorulardan bazılarını cevaplayalım.
İlgi cümleleri ne demek?
İlgi cümleleri, bir isim yapısını nitelemek için kullanılan, genellikle ilgi zamiriyle başlayan ve bir yan cümlecik olarak görülebilecek yapılara verilen isimdir. Örneğin İngilizcede “I have a parrot that can talk.” cümlesindeki “that can talk” ifadesi bir ilgi cümlesidir.
Whom yerine that kullanılır mı?
“Whom” kelimesinin kullanım sıklığı giderek düşmektedir ve ana dili İngilizce olanlar dahil birçok konuşmacı bu kelime yerine “who” veya “that” kullanmayı tercih etmektedir. Fakat “whom” yerine “that” kelimesi non-restrictive türdeki ilgi cümlelerinde kullanılmaz, çünkü “that” zamiri yalnızca restrictive relative clause’larda yer alır.
Relative pronouns nelerdir?
İngilizcede relative pronouns olarak bilinen kelimeler who, whose, whom, which ve that’tir. Buna ek olarak relative adverb olarak kullanılabilen when, where ve why kelimeleri de bulunmaktadır. Bu iki kelime grubu da ilgi cümlelerinde karşımıza çıkar.
İngilizce ilgi cümleleri: Test
İngilizcede ilgi cümlelerini yani relative clause yapılarını artık daha yakından tanıyoruz. O halde öğrendiklerimizi pekiştirmek için kısa bir bilgi testi çözelim!
Novakid’le tanışın!
İngilizcede ilgi cümleleri gibi önemli konuları anlamak için bol bol pratik yapmak gerekiyor. Ancak konu ne olursa olsun bir dili öğrenmenin en iyi yolu, onu yaşamak. Novakid’de uzman eğitmenlerimizin verdiği, konuşmayla dolu interaktif online İngilizce grup dersleri, tam da bu fikrin üzerine kurulu. Eğer siz de çocuğunuzun bu benzersiz yöntemle İngilizce öğrenmesini isterseniz hemen aramıza katılın!
Bu tür yapıları iyice anlayabilmemiz için mutlaka doğru bir metodoloji izlemeliyiz. Tıpkı aşağıda inceleyebileceğiniz Novakid metodu gibi!