Scrolltop arrow icon
Bu fırsat kaçmaz!
BLOGTR25 promosyon kodu ile %25 indirim + 1 aylık ücretsiz konuşma pratiği dersleri kazanın!
CTA background
Dünyanın dört bir yanından çocuklara ana dil olarak İngilizce öğretiyoruz! Bize katılmak ister misiniz?
Dünyanın dört bir yanından çocuklara ana dil olarak İngilizce öğretiyoruz!
ÜCRETSİZ DENEYİN
Share
X share icon
19.03.2024
Time icon 7 min

İngilizce duygular nelerdir? Duygular İngilizce nasıl söylenir? İşte İngilizce duygular ve hisler!

Table of contents

İngilizce konuşurken sağlıklı bir şekilde iletişim kurabilmemiz için bazı temel kelimelere oldukça iyi şekilde hakim olmamız gerekir. Bazı kelimeler, günlük hayatta sık sık karşımıza çıkan, hem bizimle İngilizce konuşan kişilerin hem de bizim İngilizce konuşurken epey çok kullanacağımız terimlerdir.

Bu tarz kelimelere oldukça iyi bir örnek, İngilizce duygulardır. İngilizce öğrencilerinden sürekli nasıl hissettiklerini tarif etmeleri istenecektir. En basitinden “How are you?” yani “Nasılsın?” sorusuna cevap vermek için dahi, İngilizce duyguların nasıl söylendiğini bilmemiz gerekir.

Bu içeriğimizi sizlere İngilizce duygular ve hislerle ilgili kelimeler konusunda yardımcı olmak için hazırladık. İngilizcede duygular nelerdir, İngilizce duygular ve hisler için en yaygın kelimeler nelerdir, yüz ifadeleri ve anlamları İngilizce nasıl söylenir, hepsini açıkladık. Haydi başlayalım!

İngilizce duygular: En temel kelimeler ve anlamları

Yazımıza bir başlangıç olarak, İngilizce duyguların en yaygın kullanılanlarını gösterebiliriz. İngilizce duygular ve hisler hakkında konuştuğunuz çoğu zaman, muhtemelen birazdan listeleyeceğimiz duygulardan birinden bahsediyor olacaksınızdır. Dolayısıyla bu temel İngilizce duygular listesini bilmekte epey fayda olacaktır.

O halde haydi, en temel İngilizce duygular ve örnek cümleler tablomuzu inceleyelim:

İngilizce Türkçe Örnek cümle
Happy Mutlu She felt happy when she received a surprise gift from her friend.
Sad Üzgün He looked sad after watching the emotional movie.
Tired Yorgun After a long day at work, she felt too tired to cook dinner.
Angry Kızgın The customer became angry when his order was incorrect.
Excited Heyecanlı We were excited to hear about the upcoming concert.
Anxious Endişeli She felt anxious before taking her driving test.
Content Memnun Sitting by the fireplace with a book, he felt content.
Confused Kafası karışmış The math problem was so complex that she felt confused.
Relaxed Rahat After a soothing bath, she felt relaxed and ready for bed.
Nervous Gergin He felt nervous before giving a presentation in front of the class.
Surprised Şaşkın She was surprised to see her childhood friend at the party.
Scared Korkmuş The loud thunder made the dog scared and it hid under the bed.
Sick / Ill Hasta He felt sick after eating too much candy at the fair.

 

İşte İngilizce duygular arasında en yaygın kelimelerden bazıları bunlar. Bu kelimeleri aklımızda tutarsak, İngilizcede hislerimizi çoğu zaman rahatça ifade edebiliriz.

Tabii ki, duygular İngilizcede yalnızca bu kelimelerle söylenmiyor. Tabloda yer almayan birçok başka duygu kelimesi daha mevcut. Ancak tablodakiler dışındaki çoğu kelimenin anlamının altında da bu temel kelimelerin yattığını söyleyebiliriz. 

Örneğin, İngilizcede kimi zaman “elated”, “joyful”, “delighted” gibi kelimeler görebiliriz. Bu kelimelerin hepsini “çok mutlu” şeklinde çevirmemiz mümkündür; yani aslında “happy” duygusunun bir farklı çeşididir.

Bu duruma bir diğer örnek de “unhappy”, “depressed”, “miserable” kelimeleridir. Bu kelimelerin her biri “sad” yani “üzgün” kelimesine yakın anlamlara sahiptirler, fakat duygunun yoğunluğu bakımından farklılık gösterebilirler.

Bir diğer not olarak da, İngilizce duygular ve hislerin sıcaklık ile alakalı olduklarında nasıl söylendiklerinden bahsedebiliriz. Biliyoruz ki “hot”, “cold”, “warm” gibi kelimeler genellikle içinde bulunduğumuz ortamın sıcaklığından bahsederken kullanılır. Ancak bu kelimeler bazen İngilizce hisleri ifade ederken de kullanılabilirler. Örneğin:

  • “Close the window, I’m cold!” (Pencereyi kapat, üşüyorum!)
  • “I think I have a fever. I’m feeling hot.” (Sanırım ateşim var. Sıcak hissediyorum.)
  •  “This coat makes me feel warm even when it snows. (Bu mont, kar yağdığında bile ısınmış hissetmemi sağlıyor.)

-ed ve -ing ile biten İngilizce duygular

İngilizce duygulardan bahsederken karşımıza sık sık çıkan iki yapı, “-ed” ve “-ing” ekleridir. Bu ekleri past simple ve present continuous konularından tanıyabiliriz, ancak burada işlevleri farklı. Bu iki ek, buradaki kullanımında tense belirtmek yerine, bir fiilden sıfat oluşturmamızı sağlıyor.

İngilizce duyguları ifade eden kelimelerin anlamları, kökleri aynı olmasına rağmen sonda “-ed” veya “-ing” bulundurmalarına göre değişir. Dolayısıyla bu ayrımın farkında olmamız gerekir. Şu şekilde özetleyelim:

İngilizce duygu sıfatlarında sonunda “-ing” bulunan kelimeler, bahsedilen duyguyu uyandırma özelliğini belirtir. Sonunda “-ed” bulunan kelimeler ise bu duyguyu hisseden şeyi belirtir.

Birkaç örnek kelimeyle bu konuyu daha iyi anlayalım:

  • Boring ve Bored: “Boring” kelimesi, sıkılma duygusu uyandıran bir şeyi anlatır. Yani “sıkıcı” demektir. “Bored” kelimesi ise sıkıntı duygusunu yaşayan biri şeyi niteler. Yanı “sıkılmış” anlamına gelir.
  • Scary ve Scared: “Confusing”, kelimesi, bahsedilen şeyin kafa karışıklığına sebep olduğunu anlatır, dolayısıyla “kafa karıştırıcı” anlamına gelir. “Confused” kelimesi ise bu duyguyu deneyimleyeni ifade edip, “kafası karışmış” olarak çevrilir.
  • Exciting ve Excited: “Exciting” kelimesi, heyecan duygusuna yol açanı ifade eder ve “heyecan verici” demektir. “Excited” kelimesi ise heyecan duygusunu yaşayanı anlatır ve “heyecanlı” anlamına gelir. Aslında Türkçede bu iki kelimeyi de “heyecanlı” şeklinde çevirebileceğimiz durumlar vardır (“Heyecanlı bir macera filmi” ve “heyecanlı bir çocuk” gibi), ancak İngilizcede anlam farkına dikkat etmeliyiz.

Bu mantık, İngilizce duygularla ilgili kelimelerden fiil kökenli olanlar için genellikle aynı şekilde işler. Fakat buna bir istisna olarak korkma duygusunu gösterebiliriz. “Scared” kelimesi “korkmuş” anlamına gelirken, “korkutucu” anlamına gelen kelime “scaring” değil, “scary”dir. 

Tabii, bu kuralı fiil kökenli gibi görünen her kelimeye uygulayamadığımız durumlar da mevcuttur. Örneğin, “sleep” kelimesini ele alalım. “To sleep” yani “uyumak” kelimesinin bir fiil olduğu doğrudur. Ancak bu yolla İngilizce duygu kelimesi türetirken “sleeping” ve “sleeped” diyemeyiz. Bunlar yerine yalnızca “uykulu” anlamına gelen “sleepy” kelimesini kullanabiliriz. Bunun sebebi, bu kelimedeki “sleep” kökünün, aslında noun olan “sleep” yani “uyku” olmasıdır.

Bazı İngilizce duygu kelimeleri ise hiç değişmeden hem duyguya yol açan, hem de duyguyu deneyimleyen anlamında kullanılabilmektedir. Örneğin, “sad” ve “happy” kelimeleri bazen bu şekilde karşımıza çıkar: “A sad movie” (Üzücü bir film), “a happy coincidence” (mutlu edici bir rastlantı) gibi.

İngilizce duygularla ilgili yüz ifadeleri ve eylemler

İngilizce duygular ve hisler için en temel kelimeleri gördük, fakat bunların hepsi sıfatlardı. Ancak elbette İngilizcede duyguları ifade etmenin çok çeşitli yolları var. Kimi zaman İngilizce hisleri sıfatlarla ifade etmek yerine, yüz ifadelerinden ve eylemlerden bahsetmeyi tercih edebiliriz. Dolayısıyla bu alandaki yaygın kullanılan kelimeleri de bilmek gerekir.

İşte İngilizce duygularla ilgili yüz ifadelerini ve eylemleri belirten bazı kelimeler:

  • Burst into tears: Gözyaşlarına boğulmak

Örnek cümle: She burst into tears when she heard the sad news. (Kötü haberleri duyunca gözyaşlarına boğuldu.)

  • Frown: Verb olarak somurtmak, noun olarak somurtma ifadesi

Örnek cümle: He started to frown when he saw his broken toy. (Kırık oyuncağını görünce somurtmaya başladı.)

  • Smile: Verb olarak gülümsemek, noun olarak gülümseme

Örnek cümle: My neighbors always smile when they see me. (Komşularım beni her gördüğünde gülümserler.)

  • Sigh: Verb olarak iç çekmek, noun olarak iç çekiş

Örnek cümle: She sighed to express her boredom. (Sıkılmışlığını ifade etmek için iç çekti.)

  • Laugh: Verb olarak kahkaha atmak, noun olarak kahkaha

Örnek cümle: The entire audience laughed at the comedian’s joke. (Komedyenin şakasına tüm izleyiciler kahkaha attı.)

  • Scream: Verb olarak çığlık atmak, noun olarak çığlık

Örnek cümle: My mother screamed when she saw the insect. (Annem, böceği görünce çığlık attı.)

  • Cry: Ağlamak (Noun olarak kullanıldığında ağlamadan çok “haykırış” gibi anlamlara gelir)

Örnek cümle: This movie always makes me cry. (Bu film beni hep ağlatır.)

  • Blush: Verb olarak yüzü kızarmak, noun olarak ise yüzdeki kızarıklık

Örnek cümle: He blushed when the stranger complimented his outfit. (Yabancı, kıyafetine iltifat edince yüzü kızardı.)

Şimdi kaydolun ve 1 ay boyunca ücretsiz konuşma pratiği dersleri kazanın!
Çocuğunuza İngilizce ile güven verin!

İngilizce duygularla ilgili deyimler

İngilizce duygularla ilgili konuşma yeteneklerimizi daha da ileri seviyeye taşımak için deyimler yani idiomlar kullanabiliriz. İşte İngilizce duygular ve hislerle ilgili idiomlar ve anlamları:

  • On cloud nine: Çok mutlu olmak

Örnek cümle: She was on cloud nine after acing her exam. (Sınavından tam puan aldıktan sonra çok mutluydu.)

  • Feel under the weather: İyi hissetmemek, morali bozuk olmak.

Örnek cümle: He’s feeling under the weather, so he’s staying home today. (Kendini iyi hissetmiyor, o yüzden bugün evde kalıyor.)

  • Walk on eggshells: Birini üzmemek veya kızdırmamak için temkinli davranmak.

Örnek cümle: They’re walking on eggshells around each other after the argument. (Tartışmadan sonra birbirlerinin etrafında çok temkinliler.)

  • See red: Çok öfkelenmek

Örnek cümle: When he heard the insulting comment, he saw red. (Hakaret içerikli yorumu duyunca çok öfkelendi.)

  • All mixed up: Kafası karışık olmak, kararsız olmak

Örnek cümle: I’m all mixed up about what I should order for dinner. (Akşam yemeğine ne söyleyeceğim konusunda çok kararsızım.)

İngilizce duygular: Sıkça sorulan sorular

İşte İngilizce duygular ve hisler hakkında sıkça sorulan sorular ve cevapları:

Mutsuzun İngilizcesi ne?

“Mutsuz” kelimesi İngilizce birçok şekilde ifade edilebilir. Bazı örnekler “sad”, “upset”, “unhappy” kelimeleridir.

İngilizcede çok üzgün ne demek?

İngilizcede “çok üzgün” demek için “devastated”, “miserable”, “sorrowful” gibi kelimeler kullanılabilir.

İngilizce duygular nelerdir?

İngilizce duygular, çok yaygın kelimelerdir. Sad, happy, angry, tired, anxious, nervous, sick, ill, surprised, excited, relaxed, confused kelimeleri İngilizce duygulara yaygın örneklerdir.

Novakid’le tanışın!

İngilizce konuşurken duygular gibi önemli kelimelere hakim olmak oldukça önemli. Ancak bir dili yalnızca kelime ezberleyerek öğrenmemiz mümkün değil elbet. Dili öğrenmek için onu aktif bir şekilde kullanmak ve bunu yaparken eğlenmek gerekir. Novakid’de online İngilizce derslerimizde çocuklara tam da bu deneyimi sunuyoruz. 

Çocuğunuzun İngilizce öğrenmesi bir at yarışı kadar heyecan verici ve hızlı olsun! Novakid, dil öğrenimini tempolu ve enerjik bir yarışa çeviriyor. Aşağıdaki videomuzda bu hızlı yarışı izleyin:

 

Siz de çocuğunuzun İngilizce öğrenmesini isterseniz ücretsiz deneme dersinizi şimdi alın!

Yorum bırak

Leave a comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site reCAPTCHA tarafından korunmaktadır ve Google Gizlilik Politikası ile Hizmet Şartları geçerlidir.

You might also like
Choose a language
Down arrow icon
Argentina Brazil Chile Czech Republic Denmark Finland France Germany Global English Global العربية Greece Hungary India Indonesia Israel Italy Japan Malaysia Netherlands Norway Poland Portugal Romania Russia Slovakia South Korea Spain Sweden Turkey
Cookie icon
Web sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Siteye giriş yaparak çerezleri tarayıcınıza kaydetmeyi kabul ediyorsunuz.