İngilizce birleşik cümleler (compound, complex) konu anlatımı: Birleşik cümle türleri nelerdir, nasıl kullanılırlar? Örnekler ve test!
İngilizce becerilerimizin gerçekten de geliştiğini anlamanın en iyi yollarından biri, git gide daha da uzayan ve yapıca karmaşık hale gelen cümleleri rahatça kurabilmemiz. Bu, bize İngilizce cümle yapılarına iyi bir şekilde hakim olduğumuzu gösteriyor.
Yapıca karmaşık cümleler dediğimizde ise akla gelen ilk şeylerden biri, İngilizce birleşik cümleler. Yazımız boyunca detaylarını göreceğimiz bu cümle türleri, özellikle de ileri seviyelerde sık sık karşımıza çıkıyor ve bizim de onları rahatça kurabilmemiz bekleniyor.
O halde hep birlikte İngilizce birleşik cümleleri detaylarıyla öğrenelim. Birleşik cümlelere örneklerle birlikte farklı türlerini ve nasıl oluşturulduklarını iyice anlayalım. Ardından da öğrendiklerimizi pekiştirmek için bir bilgi testi çözelim. Öğrenmeye başlıyoruz!
İngilizcede compound sentence nedir?
“Compound sentence”, İngilizcede birleşik cümlelerin ilk türüdür. Bu türdeki cümleler, birbirinden bağımsız iki cümlenin bazı bağlaçlarla (conjunctions) yan yana getirilmesi sonucu oluşturulur. Compound sentence türündeki İngilizce birleşik cümlelerde birleştirilen iki cümle de anlam için eşit seviyede önem taşır.
Bu birleşik yapılı cümlelerde kullandığımız bağlaçları akılda tutmak için oldukça yaratıcı ve basit bir kısaltma var: FANBOYS. Baş harfler, sırasıyla şu bağlaçları kodluyor:
- For
- And
- Nor
- But
- Or
- Yet
- So
“FANBOYS” kısaltmasındaki bağlaçları “coordinating conjunctions” adlı bir kategoriye dahil ediyoruz. Bunları gördüğümüz yerde çok yüksek ihtimalle bir compound sentence ile karşı karşıyayız diyebiliriz.
Şimdi de bazı compound sentence örneklerini inceleyelim ve bu yapıyı daha yakından tanıyalım:
Örnek: The sun was setting, and the birds were returning to their nests. (Güneş batıyordu ve kuşlar yuvalarına dönüyordu.)
Örnek: I wanted to go to the beach, but it started raining heavily. (Plaja gitmek istedim ama şiddetli yağmur yağmaya başladı.)
Örnek: The concert was sold out, so we decided to watch a movie instead. (Konser biletleri tükenmişti, bu yüzden onun yerine film izlemeye karar verdik.)
Örnek: You can either take the bus or ride your bicycle to work. (İşe ya otobüsle gidebilirsin ya da bisikletinle gidebilirsin.)
Burada önemli bir not düşelim: “FANBOYS” şifresindeki “or” bağlacı, çoğu zaman gayet iyi biliyor olduğumuz “either” kelimesi ile birlikte kullanılıyor. “Nor” kelimesi ise benzer şekilde, “neither” ile kullanılıyor.
Compound sentence kategorisine dahil olan İngilizce birleşik cümleleri kurmakta yalnızca “FANBOYS” bağlaçlarından faydalanmak zorunda değiliz. Bu cümleleri aynı zamanda “semicolon” yani noktalı virgül kullanarak da oluşturabiliriz. İşte örnekler:
Örnek: The restaurant was packed; we had to wait an hour for a table. (Restoran tıklım tıklımdı; bir masa için bir saat beklemek zorunda kaldık.)
Örnek: I’ve never been to Paris; I hope to visit someday. (Hiç Paris’e gitmedim; bir gün gitmeyi umuyorum.)
Fakat noktalı virgülün İngilizcedeki kullanımı, Türkçedekinden farklı. İngilizcede bu işareti anlam açısından alakalı, fakat gramer olarak birbirine bağlanmayan cümleleri birleştirirken kullanırız. Kullanımının giderek nadirleşmekte olduğunu ve yerini basitçe virgüle bıraktığını da söyleyebiliriz. Daha detaylı bilgi için İngilizce noktalama işaretleri konulu yazımıza göz atabilirsiniz!
İngilizcede complex sentence nedir?
Complex sentence, İngilizcede birleşik cümlelerin bir diğer türüdür. Bu cümleler, bir ana cümlenin bir veya daha fazla yan cümleyle birleştirilmesi sonucu oluşur. Fakat yan cümleler anlam olarak ilk cümleye bağlıdırlar, yani kendi başlarına bir anlam ifade edemezler.
İngilizce complex cümlelerde anlamı bir arada tutan ana cümleye “independent clause”, bu cümleye bağlanarak anlamı tamamlayan yan cümlelere ise “dependent clause” veya “subordinate clause” adını veririz. Independent clause olmadan dependent clause’lar mantıklı olmaz.
Tıpkı compound sentences türündeki İngilizce birleşik cümlelerde olduğu gibi, complex sentence yapılarında da yaygın olarak kullanılan bazı bağlaçlar vardır. Bunlara “subordinating conjunctions” adını veririz. Bazı örnekler ise aşağıdaki şekilde:
- Because
- If
- Although
- Since
- When
- As soon as
- While
- Unless
- After
- Before
- As if
- In case
- As
- Even though
İngilizcede subordinating conjunction’ların listesi uzayıp gidiyor, ancak bunlar sık sık karşılaşacağımız bazı örneklerdi diyebiliriz. Maalesef bu tür bağlaçlar çok fazla olduğu için bize yardımcı olabilecek bir kısaltma bulunmuyor, bunun yerine onları tanımak için subordinate clause’ların mantığını bilmemiz gerekiyor.
Şimdi de bu bağlaçları içeren bazı complex sentence örnekleri görelim:
Örnek: Although the movie received mixed reviews, it still broke box office records. (Film karışık eleştiriler almasına rağmen, yine de gişe rekorları kırdı.)
Örnek: When the power went out, we lit candles and told ghost stories. (Elektrikler kesildiğinde, mumları yaktık ve hayalet hikayeleri anlattık.)
Örnek: Because the traffic was so heavy, I arrived late to the meeting. (Trafik çok yoğun olduğu için toplantıya geç kaldım.)
Örnek: If you practice regularly, your English will improve significantly. (Düzenli olarak pratik yaparsan, İngilizcen önemli ölçüde gelişir.)
Bu cümlelerin bazılarında hem ana cümle hem de bağlacı takip eden yan cümle kendi başına anlam ifade edebilirmiş gibi durabilir. Fakat aslında yan cümle, yani subordinate clause, ayrık şekilde kullanılırsa örneklerdeki anlamın aynısını elde edemeyiz. Dolayısıyla örneklerimizi complex sentence olarak değerlendiriyoruz.
Örneğin, ikinci cümlede “The power went out. We lit candles and told ghost stories.” deseydik, cümleler gramer açısından doğru olsa da örnekte bulunan sebep-sonuç anlamı ortaya çıkmazdı. Bu sebeple “The power went out”. subordinate clause, “We lit candles and told ghost stories.” ise independent clause oluyor.
Bunlara ek olarak, relative clause kullanarak da complex sentence oluşturabiliriz. Relative clause’lar hakkındaki yazımıza göz atarak bu konuda detaylı bilgi edinmeyi unutmayın!
Örnek: The book that I borrowed from the library was incredibly insightful. (Kütüphaneden ödünç aldığım kitap inanılmaz derecede aydınlatıcıydı.)
Örnek: My cousin, who lives in Australia, is visiting us next month. (Avustralya’da yaşayan kuzenimiz gelecek ay bizi ziyaret edecek.)
Burada teknik olarak relative clause’ları subordinate clause olarak değerlendirebiliriz.
İngilizcede compound-complex sentence nedir?
Compound-complex sentence, compound sentence ve complex sentence türündeki birleşik cümleleri bir arada kullanarak oluşturduğumuz İngilizce cümle yapılarına denir. Yani bu tür cümlelerde en az iki independent clause ve en az bir de dependent clause bulunur.
Compound sentence ve complex sentence türündeki İngilizce birleşik cümleleri bildiğimizde compound-complex cümleleri tanımak da oldukça kolaylaşıyor. Kısaca yapmamız gereken şey, cümlede hem “FANBOYS” bağlaçları (veya bir noktalı virgül) hem de subordinating conjunction’lar var mı diye kontrol etmek.
İşte bazı compound-complex sentence örnekleri:
Örnek: I went to the store because we needed milk, but I forgot to buy it. (Süt almamız gerektiği için markete gittim, ama almayı unuttum.)
Yukarıdaki örnekte “because” bir subordinating conjunction olarak complex sentence oluşturmamızı sağlıyor, “but” ise coordinating conjunction olarak compound sentence kısmını kuruyor.
Örnek: Although it was raining, they went to the beach, and they had a great time. (Yağmur yağmasına rağmen plaja gittiler ve harika vakit geçirdiler.)
Burada da subordinating conjunction olarak “although”, coordinating conjunction olarak ise “and” kullanıyoruz. Dolayısıyla “it was raining” bir subordinate clause, “they went to the beach” ve “they had a great time” ise independent clause oluyor.
İngilizce birleşik cümleler: Tabloyla örnekler
İngilizce birleşik cümlelerin farklı türlerini öğrendik. Bunların iki ana türünün compound sentences ve complex sentences olduğunu da gördük. O halde şimdi de bu yapılara biraz daha alışmak için İngilizce birleşik cümle örnekleri derlediğimiz tablomuza bir göz atalım!
Compound Sentence | Complex Sentence |
The sun was setting, and the temperature was dropping rapidly. (Güneş batıyordu ve sıcaklık hızla düşüyordu.) | As the sun was setting, the temperature dropped rapidly. (Güneş batarken sıcaklık hızla düştü.) |
I love coffee, but my doctor advised against drinking it. (Kahveyi seviyorum ama doktorum içmememi tavsiye etti.) | Although I love coffee, my doctor advised against drinking it. (Kahveyi sevmeme rağmen, doktorum içmememi tavsiye etti.) |
The movie was boring, so we left early. (Film sıkıcıydı, bu yüzden erken ayrıldık.) | Because the movie was boring, we left early. (Film sıkıcı olduğu için erken ayrıldık.) |
She speaks five languages, and she’s currently learning a sixth. (Beş dil konuşuyor ve şu anda altıncısını öğreniyor.) | While she speaks five languages, she’s currently learning a sixth. (Beş dil konuşurken, şu anda altıncısını öğreniyor.) |
The concert was sold out, yet we managed to get tickets. (Konser biletleri tükenmişti, yine de bilet almayı başardık.) | Even though the concert was sold out, we managed to get tickets. (Konser biletleri tükenmiş olmasına rağmen, bilet almayı başardık.) |
The restaurant had great reviews, but the food was disappointing. (Restoranın harika yorumları vardı ama yemekler hayal kırıklığına uğrattı.) | Despite the restaurant having great reviews, the food was disappointing. (Restoranın harika yorumları olmasına rağmen, yemekler hayal kırıklığına uğrattı.) |
I finished my work early, so I decided to go for a walk. (İşimi erken bitirdim, bu yüzden yürüyüşe çıkmaya karar verdim.) | After I finished my work early, I decided to go for a walk. (İşimi erken bitirdikten sonra, yürüyüşe çıkmaya karar verdim.) |
The flight was delayed, and we missed our connecting flight. (Uçuş ertelendi ve aktarmalı uçuşumuzu kaçırdık.) | As the flight was delayed, we missed our connecting flight. (Uçuş ertelendiği için aktarmalı uçuşumuzu kaçırdık.) |
The team practiced hard, yet they lost the championship. (Takım sıkı çalıştı, yine de şampiyonluğu kaybetti.) | Though the team practiced hard, they lost the championship. (Takım sıkı çalışmasına rağmen şampiyonluğu kaybetti.) |
She decided to take an umbrella, for the weather forecast predicted rain. (Şemsiye almaya karar verdi, zira hava durumu yağmur öngörüyordu.) | Because the weather forecast predicted rain, she decided to take an umbrella. (Hava durumu yağmur öngördüğü için şemsiye almaya karar verdi.) |
İngilizce birleşik cümleler: Sıkça sorulan sorular
İngilizce birleşik cümlelerin farklı türlerini öğrendiğimize göre bu konuda sıkça sorulan sorulardan bazılarını cevaplayarak devam edebiliriz.
Birleşik cümle örnekleri nelerdir?
İngilizcede üç birleşik cümle türüne örnekler verebiliriz. Compound sentence: “She cooked dinner, and he cleaned the dishes.”; Complex sentence: “Although he was tired, he went to the gym.”; Compound-complex sentence: “They didn’t want to go because it was raining, but they went anyway.”
Compound complex sentence nedir?
Compound complex sentence, compound sentence ve complex sentence adlı İngilizce cümle yapılarının birlikte kullanıldığı cümlelere denir. Hem coordinating hem de subordinating bağlaçlar içerebilirler. “She didn’t like the movie because it was too long, but she stayed until the end.” cümlesi buna bir örnektir.
Bileşik yapılı cümle nasıl olur?
İngilizcede bileşik yapılı cümle, genellikle bağlaç kullanarak üç şekilde oluşturulabilir. Eğer coordinating bağlaç kullanılırsa compound sentence, subordinating bağlaç kullanılırsa complex sentence, ikisi birden kullanılırsa da compound-complex sentence kurulmuş olur.
İngilizce birleşik cümleler: Test
Bol örnekli konu anlatımımızla İngilizce birleşik yapılı cümleleri yakından tanıdık. O halde son olarak, öğrendiklerimizi pekiştirmek için bir bilgi testi çözelim!
Novakid’le tanışın!
İngilizcede ileri seviye konuları çalıştıkça konuşmamızın giderek doğallaştığını fark edebiliriz. Ancak eğer ana dilimiz gibi konuşmak istiyorsak dili yaşamamız gerek. Novakid’de uzman eğitmenlerimiz, İngilizceyi en doğal halinde öğretiyor. Aşağıdaki videomuzda bu bilim dolu dünyayı izleyin:
Çocuğunuzun İngilizceyi etkileşim dolu derslerimizle öğrenmesini isterseniz siz de aramıza katılın!