İngilizce “beside” ve “besides” arasındaki fark: Konu anlatımı ve quiz!
İngilizce öğrenirken kendimizi daha net ifade etmek için kelimeleri uygun bağlamda kullanmak oldukça önemli. Ancak unutmayalım ki İngilizcede birbirine benzediğinden dolayı yanlış kullanıma açık birçok kelime bulunuyor. Bunlardan ikisi de “beside” ve “besides”.
Bu iki işlevsel kelimeyi günlük konuşmanızda kullanırken sık sık kafa karışıklığı yaşıyor olabilirsiniz. Bu oldukça doğal. Biz de bu yazımızda, bu kafa karışıklıklarını gidermeye odaklanacağız.
Gelin, önce “beside” ve “besides” kelimelerinin anlamını öğrenelim, sonra da aralarındaki fark neymiş beraber keşfedelim!
“Beside” ne anlama gelir, kullanım örnekleri neler?
“Beside”, İngilizcede bir edat olarak kullanılır. “Preposition” olarak adlandırdığımız bu kelimeler, yaygın olarak bir nesnenin veya kişinin yerini bildirme görevi görürler. “in, on, at, to, from” bu kelimelere verebileceğimiz en yaygın örnekler.
İngilizcede sık sık kullandığımız “beside”ın en temel anlamını “yanında/yanına”, ”bitişiğinde/bitişiğine” veya “yakınında/yakınına” olarak kabul edebiliriz. Bu kelimeye alternatif olarak benzer anlamları veren “near” ve “next to” kelimelerini de kullanabilirsiniz.
İşte “beside”ın doğru kullanımına verebileceğimiz örnekler:
- The little kitten snuggled beside the warm fireplace. (Küçük kedi, sıcak şöminenin yanına kıvrıldı.)
- As we walked through the park, my dad pointed out a tall oak tree standing beside the small stream. (Parkta yürürken babam küçük derenin yanında duran uzun bir meşe ağacını gösterdi.)
- Sitting beside his grandmother, he listened to her amazing stories about her childhood adventures on a farm. (Büyükannesinin yanında otururken, onun çiftlikteki çocukluk maceralarına dair harika hikayelerini dinledi.)
- The new library was built right beside the playground, so kids could read books after playing. (Yeni kütüphane tam oyun alanının yanında inşa edildi, böylece çocuklar oyun oynadıktan sonra kitap okuyabiliyorlardı.)
- On summer nights, we would lay a blanket beside the lake, watching the stars twinkle in the night sky. (Yaz gecelerinde gölün kenarına bir battaniye sererdik ve gökyüzünde yıldızların parlayışını izlerdik.)
- The two friends sat beside each other on the school bus, sharing stories and laughing all the way home. (İki arkadaş okul otobüsünde yan yana oturmuş, hikayeler anlatarak ve gülerek eve dönüyorlardı.)
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi “beside”, “next to” ile aynı anlamı taşır. Bu nedenle bu iki edatın yerini değiştirebilirsiniz. Ancak, “next to” ile kuracağınız kelimenin kulağa biraz daha az resmi geleceğini belirtelim.
Örnek:
- The cat lay beside the fish tank, watching the colorful fish swim around curiously. (Kedi, balık tankının yanında uzanmış, renkli balıkların merakla yüzmesini izliyordu.)
- The cat lay next to the fish tank, watching the colorful fish swim around curiously. (Kedi, balık tankının yanında uzanmış, renkli balıkların merakla yüzmesini izliyordu.)
Bunun yanı sıra, nadir de olsa “beside”i “kıyasla” anlamına gelecek şekilde kullanabiliriz. Bu anlamıyla “beside” yerine “compared to” kullanmanın günlük konuşmada çok daha yaygın olduğunu hatırlatmakta fayda var.
Örnekler:
- The tiny ant seemed almost invisible beside the giant watermelon they were trying to carry. (Minik karınca, taşımaya çalıştıkları devasa karpuzun yanında neredeyse görünmez gibiydi.)
- This book looked dull to us beside the other colorful one. (Bu kitap diğer renkli olana kıyasla bize sıkıcı geldi.)
Son olarak, ileri seviye İngilizce konuşmalarda “beside”in “konuyla alakasız olmak” gibi bir anlamının olduğunu da söyleyebiliriz.
Örnek:
- Let’s stick to the topic we’re discussing. What you’re saying is beside the point. (Tartıştığımız konuya bağlı kalalım. Senin söylediğin konuyla alakasız.)
“Besides” ne anlama gelir, kullanım örnekleri neler?
“Besides” kelimesi ise “yanı sıra, ayrıca” gibi anlamlarda karşımıza çıkabileceği gibi bu kelimeyi “dışında” anlamında da görebiliriz. İngilizcede anlama bağlı olarak alternatif şekilde kullanabileceğiniz diğer edatlardan bazıları ise “except”, “as well as” ve “in addition to”.
“Besides”ı cümle içinde nasıl kullanabileceğimize bir göz gezdirelim:
- Besides loving to read adventure books, she also enjoys exploring the woods behind her house. (Macera kitaplarını okumayı sevmenin yanı sıra, evinin arkasındaki ormanı keşfetmeyi de seviyor.)
- The science museum was amazing! Besides the giant dinosaur skeletons, there were also interactive exhibits where we could do fun experiments. (Bilim müzesi harikaydı! Devasa dinozor iskeletlerinin yanı sıra, eğlenceli deneyler yapabileceğimiz etkileşimli sergiler de vardı.)
- He is learning to play the guitar, and besides practicing his songs, he also watches videos of famous guitar players to get inspired. (Gitar çalmayı öğreniyor ve şarkılarını çalışmanın yanı sıra, ünlü gitaristlerin videolarını izleyip ilham alıyor.)
- Besides having a big playground, the park also has a small pond where we can feed ducks and watch them swim. (Büyük bir oyun alanının yanı sıra, parkta ördekleri besleyip yüzmelerini izleyebileceğimiz küçük bir gölet de var.)
- She’s a talented artist, and besides painting beautiful pictures, she also makes her own clay sculptures of animals. (O yetenekli bir sanatçı. Güzel resimler yapmanın yanı sıra, hayvan figürlerinden kendi kil heykellerini de yapıyor.)
Aynı zamanda “besides”ı iki ifade arasında bir bağlaç olarak da kullanabilirsiniz. Bu şekilde cümleye “üstelik” anlamını katacaktır.
Örnekler:
- I don’t want to visit Germany; besides, I don’t even have a passport now. (Almanya’yı ziyaret etmek istemiyorum, üstelik şu an bir pasaportum bile yok.)
- She says she won’t show up to the rehearsal; besides, she doesn’t even have her costume yet. (Provaya gelmeyeceğini söylüyor, üstelik daha kostümü bile yok.)
“Beside” ve “besides” arasındaki fark nedir?
Yukarıda da gördüğünüz üzere, “beside” ve “besides” kelimeleri farklı anlamları taşırlar. “Beside” daha çok yer yön belirten bir edattır ve “yanında” veya “bitişiğinde” anlamına gelir.
Bu kelime, iki nesne veya kişinin fiziksel olarak birbirine yakın olduğunu ifade eder. Örneğin, bir arkadaşınızın yanında oturduğunuzu belirtmek için “I sat beside my friend” diyebilirsiniz. Burada, “beside” kelimesi fiziksel bir konum bildirir.
“Besides” ise daha çok ek bilgi veren veya kıyaslama yapan bir edat olarak kullanılır ve “yanı sıra,” “ek olarak,” veya “üstelik” anlamını taşır. Bu kelime, ana cümleye açıklayıcı bir unsur ekleyerek başka bir şeyin de geçerli olduğunu vurgular.
Dilerseniz, bu iki kelime arasındaki farkı daha iyi görmeniz için basit örnekleri inceleyim:
- I sat beside my friend. (Arkadaşımın yanına oturdum.)
- Besides my friend, I spend time with my sister. (Arkadaşımın yanı sıra, kız kardeşimle vakit geçiririm.)
- I put my wallet beside the guitar. (Cüzdanımı gitarın yanına koydum.)
- I play piano besides guitar. (Gitarın yanı sıra piyano çalarım.)
- Little cats were sleeping beside their mom. (Yavru kediler annelerinin bitişiğinde uyuyorlardı.)
- Besides their mom, little cats were sleeping too. (Annelerinin yanı sıra, yavru kediler de uyuyordu.)
Bu iki kelime de birer “preposition” olduğundan dolayı isimlerle (nouns) birlikte kullandığımızın altını çizelim. Örneğin, “besides” kelimesinden sonra bütün bir cümle kurmak ya da “gerund” yerine zaman kipiyle çekimlenmiş bir fiil koymak yanlıştır. Bu anlamda yanlış kullanım, aşağıdaki gibi olur:
Yanlış kullanım: You are a good musician besides you are a talented painter.
Doğru kullanım: You are a good musician besides being a talented painter. (Yetenekli bir ressam olmanın yanı sıra iyi bir müzisyensin.)
Yanlış kullanım: She takes private English classes besides goes to the university.
Doğru kullanım: She takes private English classes besides going to the university. (Üniversiteye gitmenin yanı sıra özel İngilizce dersleri alıyor.)
“Beside” ve “besides” farkı: quiz!
Şimdi gelin, öğrendiklerimizi bir quiz aracılığıyla pekiştirelim.
Novakid’le tanışın!
Novakid’de İngilizce öğrenme ve çocuk gelişimiyle ilgili eğitici içerikler sunmanın yanında çocuklar için online İngilizce eğitimi veriyoruz. Siz de Novakid’in grup dersleriyle çocuğunuzun İngilizceyi kurallardan uzak bir şekilde, eğlenerek ve konuşarak öğrenmesi için bize katılın!