Scrolltop arrow icon
Bu fırsat kaçmaz!
BLOGTR25 promosyon kodu ile %25 indirim + 1 aylık ücretsiz konuşma pratiği dersleri kazanın!
CTA background
2700 Novakid öğretmeni çocuğunuza deneme dersi vermek için hazır. İstediğiniz vakti seçin!
ÜCRETSİZ DENEYİN
Share
X share icon
26.02.2024
Time icon 10 min

İngilizce relative pronouns nedir? İşte İngilizce ilgi zamirleri konu anlatımı ve test!

Table of contents

İngilizce öğrenirken yeni kelimeler, kurallar ve kalıplar öğrendikçe kurabildiğimiz cümlelerin giderek uzadığını, verebildiğimiz bilgilerin de devamlı daha detaylı bir hale geldiğini fark ederiz. Bazı kelimeler, bunu sağlamakta özellikle etkilidir.

İngilizce cümlelerde daha detaylı bilgi verebilmemizi, daha uzun cümleler kurabilmemizi sağlayabilen kelimelerin bir türü, relative pronounlar yani İngilizce ilgi zamirleridir. Relative pronounlar en başta oldukça kısa ve basit bir konu gibi görünse de kimi zaman kafa karışıklığına yol açabilmektedirler. Bu sebeple onları çok iyi öğrenmek gerekir.

Bu içeriğimizde sizlere İngilizce relative pronounları detaylıca tanıttık. İngilizce ilgi zamirleri nerede ve nasıl kullanılır, kuralları nelerdir gibi soruları bolca örnek cümleye yer vererek cevapladık. Tüm bunların üstüne, en sonda kendimizi sınayabilmemiz için bir de bilgi testi ekledik. O halde haydi başlayalım!

İngilizce relative pronouns nerede kullanılır, ne işe yarar?

Her şeyden önce, İngilizcede relative pronoun dediğimizde aklımıza ne gelmesi gerektiğini anlayarak başlayalım. En temel sorumuz olan “Relative pronouns nedir?” sorusuna bir cevap getirelim.

İngilizcede relative pronounlar, kendilerinden sonra relative clause gelmesini sağlayan özel bir pronoun türüdür. Aynı zamanda İngilizce ilgi zamirleri olarak bilinirler.

Relative clause, relative pronoundan önce gelen noun, yani isim hakkında daha fazla bilgi vermemizi sağlayan yapıya verilen isimdir. Diğer bir deyişle relative pronounlar, bir şey hakkında daha detaylı bilgi vererek cümleyi uzatmamızı sağlayan kelimelerdir. Bu açıklama en başta biraz kafa karıştırıcı olabilir, ancak merak etmeyin, İngilizce ilgi zamirlerini örneklerle gayet iyi anlayacaksınız.

Kısacası, relative pronounlar nounlardan sonra ve relative clauselardan önce kullanılır; bahsedilen noun hakkında daha fazla bilgi verebilmemize yararlar.

İngilizcedeki relative pronounlar nelerdir?

İngilizcede relative pronounların nerede ve ne için kullanıldığını kısaca gördük. Şimdi ise asıl konumuz olan, İngilizce ilgi zamirlerinin kendileri hakkında konuşmaya başlayalım.

İngilizce relative pronounlar, aslında oldukça kısa ve basit olan, bazılarını muhtemelen wh-questions konusundan da hepsini tanıdığımız beş adet kelimeden oluşur. Bu beş kelime, şunlardır:

  • Who
  • Which
  • That
  • Whose
  • Whom

Görebildiğimiz üzere İngilizce ilgi zamirleri gerçekten de çoktan öğrendiğimiz ve kullanabildiğimiz kelimeler. Ancak elbette relative pronoun olarak kullanıldıklarında anlamları biraz değişecek. 

Restrictive clause ve non-restrictive clause nedir?

İngilizcedeki relative pronounların hepsini öğrenmeye geçmeden önce kısaca bahsetmemiz gereken bir konu daha var: restrictive ve non-restrictive clauselar. Hemen anlatalım:

Relative clauseların, kendilerinden önce gelen kelime hakkında fazladan bilgi veren yan cümleler olduğunu söyledik. Restrictive ve non-restrictive clauselar da, relative clauseların iki çeşididir.

Restrictive clauselar, cümlenin anlamı için gerekli olan bilgilerdir. Kendilerinden önce gelen kelimenin temel, ayrılamaz bir özelliğini aktarırlar. Restrictive clauselardan önce virgül kullanılmaz.

Non-restrictive clauselar ise cümleden çıkarıldığında anlama etki etmeyen, yalnızca ekstra bilgi vermeye yarayan yan cümlelerdir. Non-restrictive clauselardan önce ve sonra virgül kullanılır.

Bu önemli ayrımı gördüğümüze göre, şimdi İngilizcedeki tüm relative pronounları tek tek inceleyelim ve bolca örnek cümleyle iyice öğrenelim!

1. Who

“Who” kelimesini, İngilizce wh-questions konusundan da tanıyor ve “kim” demek olduğunu biliyoruz. Bir relative pronoun olan “who” ise, kişiler hakkında daha fazla bilgi veren bir yan cümle kurmamızı sağlar. Birkaç örnekle bu kullanımı daha iyi anlayalım:

  • Children who learn English should be familiar with relative pronouns. (İngilizce öğrenen çocuklar, ilgi zamirlerini tanımalıdır.)
  • He was an old man who loved going fishing on weekends. (Haftasonları balığa çıkmayı çok seven yaşlı bir adamdı.)
  • My mother, who is a great cook, often bakes cakes. (Çok iyi bir aşçı olan annem, sık sık kek yapar.)

Relative pronoun olan “who”, hem restrictive hem de non-restrictive clauselar ile kullanılabilir.

2. Which

İngilizce relative pronouns listemize “which” ile devam edelim. Tıpkı az önce olduğu gibi, bu kelimeyi de wh-questions konusundan hatırlıyor ve normalde anlamının “hangi” olduğunu biliyoruz. Relative pronoun olarak kullanılan “which” kelimesi ise, cansız objelerden ve hayvanlardan bahsederken fazladan bilgi verebilmemizi sağlar. İşte birkaç örnek cümle:

  • The Eiffel Tower, which gets its name from its creator, is one of the most famous places in the world. (İsmini yaratıcısından alan Eyfel Kulesi, dünyadaki en ünlü yerlerden biridir.)
  • The dog which has a fluffy tail is called Bobi. (Pofuduk kuyruklu köpeğin ismi Bobi.)
  • She loves her new dress, which she bought last week. (Geçen hafta satın aldığı yeni elbisesini çok seviyor.)

Bir relative pronoun olarak “which”, hem non-restrictive hem de restrictive clauselarda kullanılabilir.

3. That

“That” kelimesi, demonstrative pronouns konusundan tanıdık geliyor olabilir. Aslen bu kelimenin “o, şu” gibi işaret zamiri anlamında kullanıldığını biliriz. Relative pronoun olan “that” kelimesinde ise işler biraz farklı. Aslına bakarsanız ilgi zamirleri özelinde “that”, oldukça kullanışlı bir kelimedir, çünkü hem kişilerden hem de nesnelerden bahsederken kullanılabilir. Ancak bir detayı atlamamalıyız: Relative pronoun olan “that”, yalnızca restrictive clauselarda kullanılır!

“That” ilgi zamirini içeren örnek cümlelerimizi görelim:

  • He’s the kind of person that always finds a way to make you smile. (O, her zaman seni güldürmenin bir yolunu bulan insanlardandır.)
  • The laptop that has a sticker on it is mine. (Üzerinde çıkartma olan laptop benim.)
  • Garfield is a cat that likes eating lasagna. (Garfield, lazanya yemeyi seven bir kedidir.)

4. Whose

Wh-questionlardan tanıma ihtimalimiz olan bir diğer kelime de “whose”. Bu kelimenin kendi başına kullanıldığında “kimin” anlamına geldiğini biliyoruz. Relative pronoun olarak kullanıldığındaysa “whose”; insanlar, hayvanlar veya nesneler tarafından aidiyet belirtmeye yarar. Bu açıklamanın yalnız başına yeterli olmayabileceğinin farkındayız. O halde cümlelerimizi inceleyerek ne demek istediğimizi anlayalım:

  • The woman whose car was stolen reported the incident to the police. (Arabası çalınan kadın, olayı polise bildirdi.)
  • The dog, whose tail always wags, loves playing with its owner. (Kuyruğu hep sallanan köpek, sahibiyle oyun oynamayı çok sever.)
  • The book whose cover is torn belongs to me. (Kapağı yırtık olan kitap bana ait.)

“Whose”, relative pronoun olarak hem restrictive hem de non-restrictive clauselarda kullanılabilir.

5. Whom

Relative pronounlar arasında belki de en kafa karıştırıcı olanı, “whom” kelimesidir. Aslına bakarsanız bu kelime günümüzde gitgide daha az kullanılmaktadır, ancak yine de bilmekte fayda var.

“Whom” ilgi zamiri, insanlardan bahsederken kullanılır. Ancak bahsedilen kişi, relative clause’daki cümlenin nesnesi olmalıdır. Bu durumu daha iyi anlatabilmek için örnek cümlelerimizi inceleyelim ve açıklayalım:

  • She is the teacher whom I admire. (O, hayranlık duyduğum öğretmen.)

Bu cümledeki relative clause’u tek başına incelersek, “the teacher” kelimesinin, “admire” fiilinin nesnesi olduğunu görebiliriz. Yani bu relative clause’dan, “I admire the teacher.” gibi bir cümleye varmak mümkündür. “The teacher” kelimesi nesne olduğu için, “whom” ilgi zamirini kullanabiliriz.

  • This is my dad, whom you saw at the school yesterday. (Bu, dün okulda gördüğünüz babam.)

Bu cümledeki relative clause’dan da “You saw my dad at the school yesterday.” cümlesine varabiliriz. “My dad” aslen nesne konumunda olduğu için, bu kelimeden bahsederken “whom” kullanılabilir.

“Whom” ilgi zamiri hem restrictive hem de non-restrictive clauselarda kullanılabilir.

Günümüzde ana dili İngilizce olanlar da dahil olmak üzere birçok konuşmacı, “whom” kelimesini fazla kafa karıştırıcı bulduğu için bunun yerine basitçe “who” demeyi tercih eder.

6. Daha nadir relative pronounlar

Bilmemiz gereken 5 relative pronounu az önce gördük. Bunlara ek olarak daha nadir olsalar da kimi zaman “what”, “where” ve “when” kelimeleri de relative pronoun olabilir.

  • Relative pronoun olan “what”, bahsettiğimiz şeyi açıkça ifade etmediğimiz zaman kullanılır. “What” kelimesi relative pronoun olduğunda, aslında “the thing(s) that…” demenin kısa bir yolu gibi görülebilir.

 Örnek: “We do not have what you want.” = “We do not have the thing that you want.” (İstediğiniz şey bizde yok.

  • “Where” ilgi zamiri, yerlerden bahsederken kullanılabilir. 

Örnek: This is the place where we will meet. (Buluşacağımız yer burası.)

  • Relative pronoun olan “when”, zamanlardan ve durumlardan bahsederken kullanılabilir:

Örnek: The day when we met was unforgettable. (Tanıştığımız gün, unutulmazdı.)

Prepositionlar ile relative pronoun kullanımı

İngilizce ilgi zamirleri hakkında bahsedebileceğimiz son bir detay, prepositionlar ile relative pronounların nasıl kullanıldığı.

İngilizcede kimi zaman fiillerin ardından “to”, “at”, “on”, “with” gibi prepositionlar gelebileceğini biliyoruz. Eğer kurduğumuz relative clauseda aslen prepositiondan sonra gelecek bir noundan bahsediyorsak prepositionlar, relative pronoundan önce gelir. Örneklerle daha iyi anlayalım:

  • The person with whom I spoke was very helpful. (Konuştuğum kişi çok yardımcıydı.)

Bu relative clausedan “I spoke with the person” cümlesine varabiliyoruz. “Whom” kelimesiyle “the person”ı ifade ediyor, prepositionı da ilgi zamirinin önüne getiriyoruz.

  • This is the project on which I have been working. (Üzerinde çalışmakta olduğum proje bu.)

Bu relative clausedan ise “working on the project” ifadesine ulaşabiliriz. “The project” kelimesinden bahsetmek için relative pronoun olarak “which” kullanıyor, preposition olan “on” kelimesini de ilgi zamirinin önüne yerleştiriyoruz.

Aslına bakarsanız, bu durumla genellikle yazılı dilde ve resmi konuşmada karşılaşırız. Günlük konuşmada kimi zaman relative clause içindeki prepositionların, verb’ün sonrasında durduğu duyulabilir. Örneğin, “The school to which I went” yerine “The school which I went to” gibi.

Şimdi kaydolun ve 1 ay boyunca ücretsiz konuşma pratiği dersleri kazanın!
Çocuğunuza İngilizce ile güven verin!

İngilizce relative pronounlar: Sıkça sorulan sorular

İşte İngilizcede ilgi zamirleri hakkında sıkça sorulan sorular ve cevapları:

İlgi zamiri nedir?

İngilizce ilgi zamirleri, kendilerinden sonra relative clause gelen özel zamirlerdir. Bu sayede cümledeki bir noun hakkında daha fazla bilgi vermeye yararlar.

İngilizce ilgi zamirleri nelerdir?

İngilizce ilgi zamirleri; who, which, that, whose, whom kelimelerinden oluşur. Bazen what, when ve where kelimeleri de ilgi zamiri olabilir.

İngilizce ilgi zamirlerinin kuralları nelerdir?

İngilizcede ilgi zamirleri, relative clauselardan önce gelir. Çıkarıldıklarında cümlenin anlamı değişiyorsa restrictive, değişmiyorsa non-restrictive clause oluştururlar. Kullanılan ilgi zamiri, bahsedilen noun’un özelliklerine göre değişir. Prepositionlar, ilgi zamirlerinden önce gelir.

Çocuklar için ilgi zamiri örneği nedir?

Çocuklar için ilgi zamiri örnekleri that, who, which ve whose kelimeleridir. Diğer bir ilgi zamiri olan whom kelimesi, çocuklar için en başta kafa karıştırıcı olabilir.

İngilizce relative pronouns: Bilgi testi!

İngilizce ilgi zamirlerini örneklerle birlikte öğrendik. Şimdi kendimizi sınama zamanı! Bakalım 10 soruda kaç doğru yapabileceğiz?

The author ___ won the Nobel Prize for Literature in 2006 was Orhan Pamuk.
The suit ___ he wore to the wedding was custom-made.
Mrs. Jackson, ___ was born in the UK, is our English teacher.
The painting ___ I saw at the gallery was mesmerizing.
The musician ___ songs are famous worldwide performed live last night.
The project ___ she's working on is due next week.
The actor ___ starred in that film won an award.
This is the café ___ you can try special kinds of tea.
The house ___ roof was damaged in the storm needs repairs.
The city ___ I was born is known for its vibrant culture.
Yanıtlara Bak

Novakid’le tanışın!

İngilizcede çeşitli dilbilgisi yapılarında kullanılan kelimeleri bilmek oldukça önemli. Fakat bir dili yalnızca kelime ezberleyerek öğrenmek mümkün değil. Dili öğrenirken önemli olan, eğlenerek öğrenmek. 

Çocuklar için İngilizce öğrenmenin en etkili yolu Novakid’de! Onların dil becerilerini nasıl geliştirdiğimizi merak ediyorsanız aşağıdaki videomuzu izleyin:

 

Novakid’de online İngilizce derslerimizde çocuklar için tam da bu hizmeti sunuyoruz. Siz de çocuğunuzun İngilizce öğrenmesini istiyorsanız ücretsiz deneme dersinizi şimdi alın!

3.4/5

Leave a comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site reCAPTCHA tarafından korunmaktadır ve Google Gizlilik Politikası ile Hizmet Şartları geçerlidir.

Redactor's choice
Öğretmenin Görüşü
You might also like
Choose a language
Down arrow icon
Argentina Brazil Chile Czech Republic Denmark Finland France Germany Global English Global العربية Greece Hungary India Indonesia Israel Italy Japan Malaysia Netherlands Norway Poland Portugal Romania Russia Slovakia South Korea Spain Sweden Turkey
Cookie icon
Web sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Siteye giriş yaparak çerezleri tarayıcınıza kaydetmeyi kabul ediyorsunuz.
Çevirin Kazanın
  1. Alfabe çalışma sayfaları
  2. Ayların adları
  3. Rakam çalışma sayfaları
  4. İngilizcedeki temel düzensiz fiiller
  5. %25 indirim!
  6. Bir daha çevir
Tebrikler!