Telaffuz konusu, İngilizce öğrenirken dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta. Sonuçta yeni bir dil öğrenirken konuşma şeklimiz, kelimeleri telaffuz etme yöntemlerimiz her zaman doğru olmayabiliyor. Bu durumun da konuşurken karşımızdakilerin bizleri anlamamasına veya yanlış anlamasına sebep olması mümkün. Dolayısıyla İngilizce kelimelerin okunuşu, aşırıya kaçmadan önem vermemiz gereken bir unsur. Bu içeriğimizde sizlerle aksan geliştirmek için kullanabileceğiniz bazı İngilizce aktiviteler ve taktikler paylaştık.
Aksan (Ağız) Nedir?
Aksan (accent), yaygın kullanılan anlamıyla belli bir bölgede yaşayan insanların bir dili telaffuz etme şekillerinin ortak özellikleridir. Örnek vermek gerekirse ana dili İngilizce olan iki ülke arasındaki farklılıklardan bahsedebiliriz: ABD ve Birleşik Krallık. Dil aynı olsa da Amerikan aksanı ve İngiliz aksanı arasında birçok telaffuz farkı bulunuyor. Aksan terimi sadece bu bölgelerle ve İngilizce diliyle sınırlı değil tabii ki. Her farklı bölgede bulunan insan, her dili kendine has bir aksanla konuşmakta.
Aksan farklılıklarını karşılıklı anlaşmayı zor hâle getirmediği sürece “yanlış” olarak kabul etmek çok da doğru bir şey değil. Yine de ağız İngilizce telaffuzunuzu geliştirmek ve aksanınızı ana dili İngilizce olan biri gibi yapmak için önemli. Bunu yapabilmek için aşağıda bahsettiğimiz taktikleri incelemenizi öneririz.
İngilizce Telaffuz Geliştirme
Öncelikle belirtmeliyiz ki telaffuz konusunu gereğinden fazla endişe ediyoruz, çünkü telaffuz konusundaki endişelerimiz, rahatça konuşma pratiği yapmamıza engel oluyor. Bunun için öncelikle önemli olan şeyin korkusuzca konuşmak olduğunu hatırlatmalıyız. Bununla birlikte, aksanınızı geliştirmek istiyorsanız geleneksel, ezberci yöntemden kaçınmanız ve bahsedeceğimiz taktikleri kullanmanız hem daha zevkli hem de daha etkili olacaktır.
Bol bol İngilizce şarkı dinleyin
Ana diliniz İngiltere İngilizcesi imiş gibi konuşmak için uygulamanız gereken şeylerin başında İngilizce aktiviteler geliyor tabii ki. Bu aktiviteler arasında ise şarkılar öne çıkıyor. İngilizce telaffuzu geliştirmek için şarkılar oldukça etkili bir yöntem, çünkü bu sayede sevdiğiniz bir şeyi yaparken aynı zamanda İngilizce çalışmış oluyorsunuz. Ayrıca bir kelimenin kulağa nasıl geldiğini ezberlemiyorsunuz, duya duya aşina oluyorsunuz. Bu sebeple müzik, telaffuz geliştirmek için kullanabileceğiniz en iyi yöntemlerden biri.
Ezberden kaçın
Dil öğrenirken kelime öğrenmek gibi bazı noktalarda mecburen ezber kullanmak gerekiyor, evet. Ama birçok farklı noktada öğrenmeniz gereken şeyleri ezberlemek, akıcılığınıza ve bilgilerin akılda kalıcılığına ket vuruyor. Mesela İngilizcede telaffuzunuzu geliştirebilmek için tek tek İngilizce kelimelere bakıp bunların okunuşunu Türkçeleştirerek not almak ve ezberlemeye çalışmak bir hata, çünkü bu şekilde hem yanlış ezberlersiniz hem de kolay yorulursunuz. Çünkü Türkçedeki sesler, İngilizcedeki seslerle aynı değildir (bundan tekrar bahsedeceğiz). Bunun yerine bu kelimeleri daha çok duymaya, telaffuzları duyarak onlara oldukları gibi aşina olmaya odaklanmalısınız.
Özel seslere dikkat edin
Farklı dillerde bulunan sesler birbirileriyle aynı değildir. Üstelik bir dilin alfabesiyle o dilde bulunan sesler de çoğu zaman birbirini tutmaz. Örnek olarak İngiliz alfabesi diyelim. Bu alfabede bulunan harfler, İngilizce konuşurken kullanılan sesleri kapsamaya yetmiyor. Mesela Türkçede ses olarak kullanmadığımız, İngilizcenin mevcut alfabesinde bulunmayan diş arası seslerden bahsedebiliriz. “Thank you” derken baştaki “Th” harflerini tıpkı Türkçedeki “T” gibi telaffuz ederseniz standart İngilizceye göre yanlış bir telaffuz yapmış olursunuz. “T” ve “h” harfleri İngilizcede yan yana gelince çıkarmanız gereken sesi, dilinizi iki dişinizin arasına koyup üfleyerek çıkarabilirsiniz. Peltek bir S gibi düşünün yani. Uzun lafın kısası, kendi dilinizde kullanmadığınız sesler İngilizcede sık sık karşınıza çıkabilir. Bu seslerin Türkçede hangi seslere karşılık geldiğini düşünmeden, duyduğunuz gibi taklit ederek daha iyi sonuçlar almanız mümkün.
Görebileceğiniz üzere, telaffuzunuzu geliştirmek için uygulamanız gereken yöntemlerin ortak noktası, dili içerisinde yaşayarak öğrenmeye çalışmak, İngilizce aktiviteler yapmak. Dil öğreniminde her alanda olduğu gibi telaffuzda da en önemli unsur bu. Eğer siz de çocuğunuzun İngilizce öğrenirken bu yöntemden faydalanmasını istiyorsanız çocuklar için online İngilizce kursu Novakid’den bahsedelim hemen.
Çocuklar için Novakid ile Konuşarak İngilizce!
4-12 yaş arasındaki çocuklar için ana dili İngilizce olan öğretmenlerle interaktif ve eğlenceli dersler sunan Novakid, çocuğunuzun internet üzerinden İngilizce öğrenmesi için kullanabileceğiniz en faydalı kurslardan bir tanesi. Novakid’deki dersler sadece 25 dakika sürdüğü ve öğrenci merkezli olduğu için çocuklar dikkatleri dağılmadan dersi takip edebiliyor, böylece İngilizceyi daha rahat bir şekilde öğrenebiliyor. Bunun yanında derslerin bütün içeriği İngilizce olduğu için Novakid öğrencileri pratik yapmak için yeterince imkâna sahip. Bu durumun iletişim sorunu oluşturacağını düşünüyorsanız da endişelenmenize hiç gerek yok. Çünkü öğretmenler yabancı dil eğitiminde kullanılan fiziksel tepki metoduyla hem çocuklarla rahatlıkla iletişim kuruyor hem de kendilerini İngilizceye daha da aşina kılarak öğrenme sürecini destekliyor. Kısacası, Novakid’de her şey öğrenciyi dilin içinde yaşatmak üzerine.
Siz de çocuğunuzun Novakid ile İngilizce öğrenmeye başlamasını istiyorsanız öncelikle sitede bulunan diğer velilerin deneyimlerine göz atabilirsiniz. Başlamaya veya denemeye karar verirseniz bir deneme dersi ücretsiz! Siz de Novakid’i ücretsiz deneyin ve çocuğunuzun eğlenceli, etkili bir şekilde İngilizce öğrenmesi için kullanmaya başlayın!
Novakid’le tanışın!
Çocuğunuzun İngilizce öğrenmesi bir çiçek açan bahar gibi taze ve renkli olsun! Novakid, dil öğrenimini çiçeklerin arasında geçen bir serüvene çeviriyor. Aşağıdaki videomuzda bu bahar gününü izleyin:
Bu taze maceraya katılmak için ücretsiz deneme dersinizi hemen alın!